Girişim Sermayesi Fonuna Aktarılmayan İstisna Kazançların Vergisel Durumu
Girişim Sermayesi Fonuna Aktarılmayan İstisna Kazançların Vergisel Durumu
Girişim Sermayesi Fonuna Aktarılmayan İstisna Kazançların Vergisel Durumu
Soru: 7263 sayılı Kanun kapsamında, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu'na göre istisna edilen kazançların yüzde ikisinin girişim sermayesi fonuna aktarılması gerektiği halde, bu işlemi gerçekleştiremeyen bir şirketin karşılaşacağı vergisel durum nedir?
Cevap:
Girişim sermayesi fonuna aktarılması gereken tutarların belirtilen süre içinde yatırılmaması halinde, bu durumun vergisel sonuçları oldukça ciddi olabilir. 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu'na göre, teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren şirketlerin elde ettiği kazançlar, belirli şartlar altında kurumlar vergisinden istisna tutulmaktadır. Ancak, bu istisnanın devam edebilmesi için belirli koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir.
Vergisel Yükümlülükler:
Pasifte Geçici Hesaba Aktarım:
- İstisna edilen kazançların yüzde ikisi, pasifte geçici bir hesaba aktarılmalıdır. Bu tutar, girişim sermayesi fonu gibi belirli yatırımlara yönlendirilmelidir.
Süresinde Aktarılmayan Tutarlar:
- Eğer bu tutar, yıl sonuna kadar girişim sermayesi fonu, girişim sermayesi yatırım ortaklıkları veya kuluçka merkezlerinde faaliyet gösteren girişimcilere sermaye olarak aktarılmazsa, bu durumda istisna edilen kazancın yüzde yirmisi ilgili yıl için vergiye tabi olacaktır. Bu durum, şirketin daha fazla vergi ödemesine neden olabilir.
Vergi Ziyaı Cezası:
- Aktarılmayan tutarlar nedeniyle eksik ödenen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tahsil edilir. Bu da şirketin vergi yükümlülüklerini artıran bir diğer önemli husustur.
Cumhurbaşkanlığı Yetkisi:
- Cumhurbaşkanının, bu fıkrada yer alan tutar ve oranları sıfıra kadar indirme veya beş katına kadar artırma yetkisi bulunmaktadır. Dolayısıyla, bu düzenlemenin zaman içindeki değişimlerini takip etmek şirketler için önemlidir.
Sonuç:
Girişim sermayesi fonuna aktarılmayan istisna kazançların vergisel durumu, şirketler için önemli bir yükümlülük oluşturur. Bu tür kazançların zamanında belirtilen yatırım alanlarına yönlendirilmemesi, şirketin elde ettiği vergi avantajlarını kaybetmesine ve ek vergi yükümlülükleri ile karşılaşmasına neden olabilir. Bu nedenle, ilgili şirketlerin mevzuata uygun hareket etmeleri ve gerekli aktarımları süresinde gerçekleştirmeleri büyük önem taşır. Aksi takdirde, önemli miktarda ek vergi ödemeleri gerekebilir.