Kooperatif Üyeliği ve Genel Kurul Kararlarının Yargısal İncelemesi
Kooperatif Üyeliği ve Genel Kurul Kararlarının Yargısal İncelemesi
Kooperatif Üyeliği ve Genel Kurul Kararlarının Yargısal İncelemesi
Giriş:
Bugünkü blog yazımızda, kooperatif üyeliği ve genel kurul kararlarının yargı denetimine tabi tutulduğu bir dava üzerinde duracağız. Özellikle kooperatif üyelik haklarının devri, genel kurul kararlarının iptali ve bu süreçte yaşanan hukuki uyuşmazlıklar konusuna odaklanacağız. İnceleyeceğimiz karar, bir kooperatif üyesinin vefatının ardından mirasçıların kooperatif üyeliği ve taşınmaz devrine ilişkin yaşadığı bir anlaşmazlığa dair.
Olayın Arka Planı:
Dava, davacının kooperatif üyesi olan bir muristen (miras bırakandan) satın aldığı taşınmaz ve kooperatif üyeliğinin, kooperatif tarafından reddedilmesine ilişkindir. Davacı, murisin mirasçıları aracılığıyla taşınmazı ve üyeliği devraldığını iddia ederken, kooperatif genel kurulu, üyelik şartlarının taşınmadığını öne sürerek davacının üyeliğini kabul etmemiştir. Bunun üzerine, davacı genel kurul kararının iptali için dava açmıştır.
Başlıca Hukuki Sorunlar:
Kooperatif Üyeliğinin Devri: Kooperatifler Kanunu’na göre, bir kooperatif üyesinin ölümüyle üyelik sona erer. Ancak kooperatif ana sözleşmesinde belirtilen şartlar dahilinde, ölen üyenin mirasçılarının kooperatif üyeliğine kabul edilmesi mümkündür. Bu durumda, davacı, mirasçılardan satın aldığı üyeliğin kendisine devredildiğini ve bu devirle birlikte kooperatif ortağı olması gerektiğini ileri sürmüştür.
Genel Kurul Kararlarının İptali: Kooperatif genel kurul kararlarının yargı yoluyla iptali mümkündür. Davacı, kooperatif genel kurulunun, üyeliğinin iptaline ilişkin kararının yasaya ve kooperatif ana sözleşmesine aykırı olduğunu iddia etmiştir. Özellikle, genel kurul kararının, üyelik şartlarına uygun olmadığı savunulmuştur.
Mahkemenin Kararı:
Yargıtay, davacının üyelik taleplerini incelemiş ve kooperatifin genel kurul kararının yerinde olmadığını belirlemiştir. Yargıtay’a göre, kooperatif ana sözleşmesindeki şartlar, üyelik devrini engelleyici nitelikte olmadığı gibi, mirasçıların kooperatife zamanında başvurmaması halinde bile otomatik olarak üyeliğin sonlandırılamayacağına karar vermiştir. Ayrıca, eski üyelerin kazanılmış haklarına ilişkin kooperatif ana sözleşmesinin 10/4. maddesine dayanarak, davacının üyelik hakkı olduğuna hükmedilmiştir.
Sonuç:
Bu dava, kooperatif üyeliği ve üyelik haklarının devri konusunda önemli hukuki sonuçlar doğurmaktadır. Yargıtay’ın kararı, kooperatiflerin genel kurul kararlarının her zaman hukuki denetime tabi olduğunu ve üyelik haklarının korunması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu tür davalar, kooperatif üyeleri ve mirasçıları açısından büyük önem arz etmekte ve dikkatle takip edilmesi gerekmektedir.