Şirket üzerine araç kiralama vergiden düşer mi?
Şirket üzerine araç kiralama vergiden düşer mi?
Şirket üzerine araç kiralama vergiden düşer mi?
Şirket üzerine araç kiralama vergiden düşer. Ancak 2024 yılı için kdv hariç 26.000 TL aylık tutara kadar vergiden düşer.
Şirketlerin Araç Kiralarken Bilmesi Gereken 3 Vergisel Konu
Araç kiralama, şirketler için hem operasyonel esneklik sağlayan hem de maliyetleri optimize etmeye yardımcı olan bir seçenektir. Ancak, bu süreçte vergisel yükümlülükler ve avantajlar hakkında bilgi sahibi olmak, finansal açıdan doğru kararlar alabilmek için kritik öneme sahiptir. İşte şirketlerin araç kiralarken bilmesi gereken üç temel vergisel konu:
1. Katma Değer Vergisi (KDV) İndirimi
Binek Araçlarda KDV İndirimi Sınırlamaları:
Kiralama Giderleri: Şirketler, kiraladıkları binek araçların kira bedelleri üzerinden ödedikleri KDV'yi indirim konusu yapabilirler. Bu, nakit akışını olumlu etkileyen önemli bir avantajdır.
Satın Alma Durumunda: Binek araçların satın alınması halinde ödenen KDV indirim konusu yapılamaz ve maliyet veya gider olarak kaydedilir. Bu nedenle, kiralama yöntemi KDV açısından daha avantajlı olabilir.
Ticari Araçlarda KDV İndirimi:
- Tam İndirim Hakkı: Ticari amaçla kullanılan araçların hem satın alma hem de kiralama işlemlerinde ödenen KDV, indirim konusu yapılabilir. Bu, lojistik ve taşımacılık sektöründeki şirketler için önemli bir vergi avantajıdır.
2. Gider Yazma ve Gelir/Kurumlar Vergisi Avantajları
Kira Giderlerinin Vergi Matrahından Düşülmesi:
Gider Olarak Kaydedilme: Kiralama bedelleri, şirketin ticari kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınır. Ancak kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerin her birine ilişkin aylık kira bedelinin KDV hariç 26.000 TL’ye kadarlık kısmı gider olarak kullanılabilir. Bu tutarın üzerindeki kira bedelleri ise vergi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınamaz.
Limit ve Kısıtlamalar: Lüks araç kiralamalarında gider yazma konusunda belirli limitler ve kısıtlamalar bulunmaktadır. 26.000 TL'lik aylık kira bedeli sınırı, bu konuda önemli bir düzenlemedir. Şirketler, vergi mevzuatındaki güncel düzenlemeleri takip etmeli ve bu limitlere uygun hareket etmelidir.
Yakıt ve Diğer Giderler:
- Gider Kabul Edilen Oran: Kiralanan aracın benzin, otopark, bakım gibi giderlerinin %70’i gider olarak kabul edilirken, %30’u gider olarak kabul edilmez. Bu, vergi matrahının doğru hesaplanması ve vergi planlaması açısından kritik bir detaydır.
Amortisman ve Finansal Kiralama:
- Finansal Kiralama Durumunda: Finansal kiralama yoluyla edinilen araçlarda, kira ödemeleri yerine amortisman ve finansman giderleri dikkate alınır. Ancak, amortisman uygulamalarında da benzer şekilde gider yazma konusunda belirli limit ve kısıtlamalar olabilir.
3. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Diğer Vergisel Yükümlülükler
ÖTV'nin Kiralama İşlemlerindeki Etkisi:
Kiralamada ÖTV Ödemesi: Kiralama şirketleri, satın aldıkları araçlar için ÖTV öderler. Ancak kiralama bedellerine yansıtılan ÖTV, kiracı şirketler tarafından ayrıca ödenmez.
Satın Almaya Göre Avantaj: Şirketler, araç satın aldıklarında ÖTV'yi peşin olarak öderler. Kiralama yoluyla araç kullanmak, yüksek ÖTV maliyetini önlemek ve nakit akışını daha etkin yönetmek açısından avantajlıdır.
Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ve Diğer Giderler:
MTV Sorumluluğu: Kiralama şirketleri genellikle MTV ve benzeri vergisel yükümlülükleri üstlenirler. Bu da kiracı şirketin vergisel yükümlülüklerini ve idari iş yükünü azaltır.
Sigorta ve Bakım Giderleri: Kiralama sözleşmesine bağlı olarak, sigorta ve bakım giderleri de kiralama şirketi tarafından karşılanabilir, bu da ek bir maliyet avantajı sağlar.
Sonuç olarak, araç kiralama işlemleri vergisel açıdan birçok avantaj ve dikkat edilmesi gereken hususları beraberinde getirmektedir.
Kiralama bedellerinin gider olarak yazılmasında aylık 26.000 TL’lik kira bedeli sınırı ve yakıt ile diğer giderlerin %70’inin gider olarak kabul edilmesi gibi düzenlemeler, şirketlerin vergi planlamasında önemli rol oynar.
Bu avantajlardan tam olarak faydalanabilmek ve olası riskleri önleyebilmek için vergi mevzuatının yakından takip edilmesi ve profesyonel danışmanlık alınması önerilir. Şirketinizin ihtiyaçlarına en uygun ve mali açıdan en verimli seçeneği belirlemek için mali müşavirinizle veya vergi danışmanınızla görüşmeniz faydalı olacaktır.